Anayasa Mahkemesi: İsnatta Bulunulmayan ve Somutlaştırılmamış Maaş Zammı Eleştirisi İfade Özgürlüğü Kapsamındadır
Anayasa Mahkemesi, başvurucunun düşük bulduğu maaş zammından duyduğu rahatsızlığı somutlaştırmadan ve isnatta bulunmadan ifade etmesi nedeniyle, iş sözleşmesinin haklı sebeple feshinin ifade özgürlüğü ihlali olduğuna karar verdi.
18.09.2024
Olay Özeti
Anayasa Mahkemesi (“AYM”), 02/05/2024 karar tarihli ve 2020/38733 başvuru numaralı kararında (‘‘Karar’’); işçi tarafından gönderilen elektronik postada ‘‘Merhabalar, bana verilen zam oranını zarf içinde insan kaynaklarına iade ediyorum. Bu oranı kim ya da kimler belirlediyse aralarında paylaşsınlar, bilgilerinize.’’ şeklinde sarf edilen sözler sebebiyle iş akdinin feshedilmesinin Anayasa’nın 26. maddesinde düzenlenen ifade özgürlüğünün ihlaline yol açtığına karar vermiştir.[1]
Yerel Mahkeme Kararı ve AYM Başvurusu
İş akdinin haksız feshedildiğinden bahisle başvurucunun işveren aleyhine açtığı alacak davası, başvurucunun kendisine yapılan zammı benimsemeyerek işletmedeki yöneticiler ve işçilere gönderdiği elektronik postanın, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25(2)b maddesi gereğince işveren veya işveren vekillerinin onur ve saygınlığına zarar verebilecek örtülü hakaret niteliği taşıdığı ve feshin haklı nitelikte olduğu gerekçesiyle reddedilmiş ve Mahkeme kararı başvurucunun talebi üzerine Yargıtay incelemesi neticesinde onanarak kesinleşmiştir.
Bunun üzerine başvurucu, söz konusu elektronik postadaki söylemlerinin hakaret niteliği taşımadığını, iş akdinin feshedilmesinin ifade özgürlüğünün ihlaline yol açtığını iddia ederek AYM nezdinde bireysel başvuru yoluna başvurmuştur.
Değerlendirme ve Hüküm
AYM dile getirilen düşünce açıklamalarının nerede, kimlerle ve hangi şartlarda paylaşıldığı, kişinin amacı, iyiniyetli olup olmadığı, ifade özgürlüğünün sırf üçüncü kişilere zarar vermek amacıyla kullanılıp kullanılmadığı gibi ölçütleri göz önünde bulundurarak, somut olayda herhangi bir kişiye isnat edilmeden, salt maaş zammından duyulan hoşnutsuzluğun dile getirildiğini tespit etmiştir.
Yapılan inceleme sonucunda AYM, işçi tarafından gönderilen elektronik postanın, salt işveren vekilleri ve diğer işçiler tarafından görülmesini haklı sebeple fesih için yeterli kabul eden Mahkeme’nin, başvurucunun ifade özgürlüğü ile işveren ve/veya işveren vekillerinin şeref ve itibar hakları arasında adil bir denge kuramadığını belirterek, başvurucunun ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiştir. Kararda, ihtilafa konu içeriğin niteliği, kullanıldığı bağlamı ve muhtemel etkilerinin ilk derece Mahkemesi tarafından kapsamlı ve detaylı olarak incelenmediği de ifade edilmiştir.
Karşı Oy Gerekçesi
Söz konusu Karar oy çokluğu ile alınmış olup karşı oy gerekçesinde; somut olaydaki elektronik postanın hem işveren hem de işçilere gönderilmesinin, işçiler nezdinde işveren veya vekillerinin küçük düşürülmesine ve işverenin şeref ve itibarının zedelenmesine yol açtığından bu hususun haklı fesih sebebi teşkil edeceği belirtilmektedir.
Katkıları için Songül Naz Toptaş’a teşekkür ederiz.
-
Törehan Büyüksoy
Managing Partner
-
Burak Bayrak
Associate